Dolkun İsa Ankara Esenboğa Havaalanına inmiş giriş yapamadan geri gönderilmişti.
18 Eylül 2021’de gerçekleşen olaya MHP önderi Bahçeli sessiz kalmıştı.
DEVLET BAHÇELİ RABİA KADİR’İ “MHP KONUK ETMEYE HAZIRDIR”
Devlet Bahçeli, “Türkiye’ye ziyaretinin önündeki mahzurların kaldırılarak milletiyle hasret gidermesi en samimi dilek ve temennimdir” kelamlarıyla Rabia Kadir’i Türkiye’ye davet etti.
Dünya Uygur Ulusal Hareketi Başkanı Rabia Kadir, kaleme aldığı açık mektup ile MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli’ye ulaşmış ve Filistin Devlet Lideri Mahmud Abbas’ın Uygur Türkleri hakkındaki kelamlarına reaksiyon göstermişti.
Devlet Bahçeli, o mektuba cevaben toplumsal medya hesabından açıklama yaparak Rabia Kadir’in Türkiye’ye gelmesinin önündeki pürüzlerin kaldırılmasını istedi.
Bahçeli açıklamasında; insan hak ve hürriyetinin, hiçbir ideolojik kalıp ve kısıta sığmayacak kadar kozmik, hiçbir mevzi ve merkezi bakışa hapsedilmeyecek ölçüde global, hiçbir siyasi ve stratejik hesaba alet edilmeyecek kadar ilkesel ve özsel niteliklere haiz olduğunu belirtti.
Bahçeli “Geçmişte ‘Esir Türkler’ davasının söylem ve temsili konusunda gösterilen samimiyet ve dirayet maşeri vicdanda ziyadesiyle mahfuzdur. Doğu Türkistan’da baskı ve dayatmalara maruz kalan, inanç ve insan hakları ihlallerine mahkum bırakılan kardeşlerimizi hiçbir vakit unutmadık, unutulmuşluğa terk etmedik. Zira onlar biz, biz de onlarız. Ortamızda hudutlar ve aralar olsa da kalbimiz bir, kanımız bir, mukadderatımız birdir. Gerçekten Doğu Türkistan, Müslüman Türk milletinin mağdur ve mazlum gök bayrağıdır.” dedi.
Bahçeli davetini şöyle duyurdu “Uygur davasının yılmaz savunucusu Sayın Rabia Kadir, şu anda ABD’de yaşamaktadır ve yaşı da 80’e ulaşmıştır. Kimi sebeplerden ötürü uzun mühletten beri Türkiye’ye giriş yapamamaktadır. Geldiğimiz bu basamakta, Sayın Rabia Kadir’in Türkiye’ye ziyaretinin önündeki pürüzlerin kaldırılarak milletiyle hasret gidermesi en samimi dilek ve temennimdir. Milliyetçi Hareket Partisi, Sayın Rabia Kadir’i konuk etmeye hazırdır.”
DOLKUN İSA’NIN TÜRKİYE’YE GİRİŞİ ENGELLENMİŞTİ
Dünya Uygur Kongresi Lideri Dolkun İsa’nın Türkiye’ye girişi 2021 yılında engellenmişti.
Dünya Uygur Kongresi Lideri Dolkun İsa’nın Türkiye’ye girişi Ankara Yönetim Mahkemesi’nin yasağı kaldıran yakın tarihli kararına karşın engellenmiş, Uygur Kongresi, bu durumdan ‘üzüntü duyduklarını’ söz etmişti.
Dolkun İsa o gün Esenboğa Havaalanında bir görüntü paylaşarak “Bugün Türk makamları tarafından tekrar hudut dışı edildim. 2006’dan beri seyahat yasağım vardı ancak bu yıl seyahat yasağım Ankara Yönetim Mahkemesi tarafından kaldırılmıştı. DUK’un eski ve kurucu lideri Erkin Alptekin’i hastanede ziyaret etmek için bugün Ankara’ya gelmiştim.” sözlerini kullanmıştı.
“ÇİN’İN ELİ ANKARA’YA KADAR UZANDIĞINI BİLİYORDUK LAKİN BU KADARINI DA BİLMİYORDUM”
Dolkun İsa yayınladığı görüntüde ise şunları söylemişti “Merhaba ben Dolkun İsa, Doğu Türkistanlıyım, Uygur Türküyüm Dünya Uygur Kongresi lideriyim. Artık ben bu görüntüyü Ankara Esenboğa havalimanından çekiyorum. Ben buraya bizim büyüğümüz merhum önderimiz İsa Yusuf Alptekin’in oğlu yahut Dünya Uygur Kongresi’nin eski lideri Erkin Alp Tekin, hastanede kaldırıldığı için onu ziyaret etmek için gelmiştim.
Maalesef burada beni sokmadılar. Ben Türkiye’de okudum. Türkiye’yi rastgele bir Türk vatandaşından daha çok seven milletlerarasında daima savunan biriyim. Ancak maalesef bugün Türkiye’ye giremiyorum. Bu birinci değil 2008 tarihinden itibaren Türkiye’ye girme yasağı var. Bunu biliyordum ancak avukatım aracılığıyla geçen yıldan itibaren hukuk çabası verdik. Ankara İdari Mahkemesi tarafından benim Türkiye’ye giriş yasağım kaldırıldı ve Göç Yönetimi tarafından Türkiye’ye girebileceğim hakkında bana kağıt verildi.
Onun üzerinde avukatım ile görüşerek bugün geldim. Maalesef yine bu yasağın kalkmadığını başka bir yasak konulduğuna şahit oldum. Buna çok üzüldüm. Buradan geri gidiyorum. Lakin hukuktan nasıl işlediği bu sorun çok düşündürdü.
En azında buradaki polis memurları beni karşılamak için gelen arkadaşlarla görüşmeme en azından bir el sıkışma yardımcı oldu. Onun için onlara teşekkür ederim. Lakin ben Almanya’ya dönüyorum. Söyleyecek bir şey yok. Ben, Türk yetkililerine Türk hükümetine buradan seslenmek istiyorum.
Ben hiçbir vakit Türkiye’nin kamu sistemini bozacak bir hareketlerde davranışlarda olmadım, olmayacağım bu mümkün değil. Ancak bu yalnızca Çin baskısından ötürü olan bir şey.
Yani bugün Doğu Türkistan’da bir soykırım yaşanıyor. Artık Çin’in eli Ankara’ya kadar uzandığını biliyorduk ancak bu kadarını da bilmiyordum. Demek Türk adaletinin mahkemenin kararı bile güçsüzmüş diyecek bir şey yok. Ben bu sonrasını Türk milletine, Türk halkının iradesine onlara bırakıyorum. Teşekkür ederim.”
