İBB Lideri Ekrem İmamoğlu, 14 ve 28 Mayıs seçimlerinin akabinde CHP’de başlayan değişim rüzgarının öncü isimlerinden biri olurken “değişim” CHP’de tartışma konusu oldu.
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin gündemini meşgul eden değişim tartışmaları hakkında konuştu.
Partisinin seçim sonrası yaşadığı süreçten güçlenerek çıkacağını söz eden Kılıçdaroğlu, “Ben partimi inançlı limana götüreceğimi söyledim. Bunu yapacağım ve yenileşmenin önünde hiçbir pürüz bırakmayacağım” dedi.
HalkTV muharriri Fikret Bila’ya açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, “İmamoğlu’nun yine İstanbul Belediye Başkanlığı’na aday olmasını istiyor musunuz” sorusuna da şu cevabı verdi:
“Elbette. Bütün belediye liderlerimiz işlerini çok âlâ yaptılar yapıyorlar. Çok başarılılar. Bu nedenle yine aday olmalarını isterim. Bu en doğal haklarıdır. Başarılı hizmetlerini sürdürmeleri gerekir.
“EKONOMİK SOYKIRIM”
CHP önderi Kılıçdaroğlu, Motorlu Kara Taşıtları Vergisi’nin (MTV) ikinci sefer alınması, vergi ve harçlarda yüzde 100’e varan oranlarını ve CHP hakkındaki son tartışmaları kıymetlendirdi.
Kılıçdaroğlu, iktidarın seçimden sonra yaptığı vergi artışları ve artırımları “ekonomik soykırım” olarak nitelendirerek şu açıklamayı yaptı:
Bunun ismi ekonomik soykırımdır. İktidar seçimden sonra yaptığı vergi artışları ve temel eserlere gelen artırımlarla toplumun her bölümüne karşı ekonomik soykırım uygulamaktadır. Yalnızca dolar garantili ihale alanlar. dolar garantili banka hesabı bulunanlar hariç taksi sürücüsünden esnafına, personelinden memuruna, emeklisine kadar her kesim bu soykırıma maruz kalmaktadır.
Peki hükümet bu kararları niçin alıyor? Bu politikayı niçin uyguluyor? Zira Hazinede hiç para bırakmadılar. Beşli çeteye dolar garantili ihaleler verdiler. Artık bu kelamlarını tutabilmek paraları ödeyebilmek için kaynağa gereksinimleri var. Kaynağı nasıl bulacaklar? Doğal ki vatandaşın cebine el atarak bulacaklar. Artık yaptıkları budur.
Beşli çeteye ödeme yapabilmek için vergilerle artırımlarla vatandaşın cebinden kaynak yaratıyorlar. Bu kabul edilemez.
CHP başkanı iktidarın bu kararlarla da durmayacağını belirterek şöyle devam etti:
Bundan sonra vergi artışları ve artırımlar devam edeceği üzere milletin alın teri ile kurulmuş kamu kurumlarını da satacaklar. Onları da peşkeş çekecekler. Varlık Fonu’nun tam olarak ne olduğunu bilmiyoruz. Şeffaflık yok. Orada kamuya ilişkin kurumları Körfez ülkelerine peşkeş çekebilirler. Ayrıyeten Varlık Fonu’nda neler olduğu da tam olarak bilinmiyor. Örneğin ortaya 25 milyon dolarlık bir rüşvet argümanı atıldı. Bu argüman rüşvetle de sonlu değil. Rüşvetin paylaşılması ile ilgilidir. Biz bu mevzunun takipçisi olacağız.
KURULTAY AÇIKLAMASI
Kılıçdaroğlu seçimli kurultayın ne vakit yapılacağına ait soruyu yanıtlarken şöyle konuştu:
Kurultay sürecini başlattık. İlçe Kongreleri Vilayet Kongreleri yapılacak. O süreç olağan olarak takip edilecek. Akabinde da kurultay yapılacak. O süreç tamamlandıktan sonra kurultay tarihini yetkili organımız olan parti meclisimiz belirleyecek.
“CHP BU SÜREÇTEN GÜÇLENEREK ÇIKACAKTIR”
CHP başkanı kendisine yönelik tenkitler hakkındaki soruya şu cevabı verdi:
Elbette bütün tenkitleri dikkate alıyoruz. Yol gösteren tenkitlerin başımızın üstünde yeri var. Fakat tenkitlerin de makul bir seviyede ve hürmet içinde yapılması gerekir. Kimileri tenkit yapıyorum diye hakaret ediyor. Bu kabul edilemez. Size şunu da söylemek isterim ki medyada da CHP’ye dönük bir soykırım var. Bizler de partililerimizin vatandaşımızın nabzını tutuyoruz. Ben partimi inançlı limana götüreceğimi söyledim. Bunu yapacağım ve yenileşmenin önünde hiçbir pürüz bırakmayacağım. CHP bu süreçten güçlenerek çıkacaktır.
