Nilüfer Belediyesi, Özcan Alper’in 59. Antalya Altın Portakal Sinema Festivali’nde “En Güzel Film” ve “En Âlâ Senaryo” mükafatlarına paha görülen “Karanlık Gece” sinemasını, vizyona girmeden evvel “Bir Sinema Bir Söyleşi” etkinliğinde Nilüferli sinemaseverlerle buluşturdu. Özel gösterimin akabinde direktör Özcan Alper ile oyuncu Ozan Çelik, izleyenlerle söyleşi gerçekleştirdi.
Nilüfer Belediyesi’nin düzenlediği Bir Sinema Bir Söyleşi aktifliği, Nilüferli sinema tutkunlarına özel bir gece yaşattı. Özcan Alper’in 59. Antalya Altın Portakal Sinema Festivali’nde “En Âlâ Film” ve “En Güzel Senaryo” mükafatlarına kıymet görülen “Karanlık Gece” sineması, vizyona girmeden evvel Nilüferli sinemaseverlerle buluştu. Konak Kültürevi Serdar Şafak Sahnesi’nde gerçekleştirilen özel gösterime, beyaz perdeye gönül verenler ilgi gösterdi. Direktörlüğünü Özcan Alper’in yaptığı, senaryosunu Murat Uyurkulak’ın yazdığı Karanlık Gece’de, Berkay Ateş, Pınar Deniz, Ozan Çelik, Taner Birsel, Sibel Kekilli, Cem Yiğit Üzümoğlu rol alıyor. Anadolu’nun küçük bir köyünde yaşayan İshak karakterinin, kendi vicdanıyla olan muhasebesini ve toplumsal bir suskunluğun ortasında yaşananların anlatıldığı “Karanlık Gece”, Bursa izleyicisinden tam not aldı. Bu özel gösterimin akabinde, sinemanın direktörü Özcan Alper ile oyuncu Ozan Çelik, izleyenlerle Karanlık Gece sineması, senaryosu ve çekim sürecine yönelik söyleşi gerçekleştirdi.
Nilüfer Belediyesi ve Nilüferli sinema tutkunlarından övgü dolu sözlerle bahseden Özcan Alper, “Bu salon, benim için çok pahalı. Karanlık Gece sinemam ve evvelki sinemalarım bu salonda gösterildi. Bursa seyircisi filmlerime sahip çıktı. Umarım sonraki sinemalarımda de buraya gelirim. Nilüfer Belediyesi ve Nilüfer seyircisinin benim için çok özel bir yeri var. Nilüfer Belediyesi’nin kültür sanat alanındaki eforu, Türkiye’ye örnek olmalı” dedi.
Karanlık Gece sinemasının, evvelki sinemalarıyla tema ve problem benzerliği taşıdığını söyleyen Alper, “Kendi filmlerinizi referans verebiliyorsunuz. Bir sineması yalnızca sinema olarak görmek istemiyorum. Bütün sinemalarda açık yapıt olarak, bazen şiir, bazen edebiyat, fotoğraf karesi olarak görmek de hoşuma gidiyor. Sinemalarım, sorun olarak Türkiye’nin 100 yılı üzere. Bana 10 yıl sonra geriye dön, Türkiye’nin 100 yılını anlat deseler, ben bir sinemacı olarak 4 sinemamı gösteririm. Bu 4 sinemaya baktığınızda daima yüzleşmeme, yüzleşmekten kaçınma, bir ekip kabahatlerin üzerinin örtülmesi, hafıza, ötekileştirme ve linç üzere pek çok şeyler görebilirsiniz” diye konuştu. Toplumsal sorunları şahsî öyküler üzerinden anlatmayı hakikat bulduğunu söz eden Özcan Alper, “Temel olarak problemlerimizden biri de, özür dilemeyi bilmiyoruz. Herkes birbirini sevmek zorunda değil fakat hürmet duymayı ve dinlemeyi öğrenmemiz gerekiyor. Bu sinema de, vicdandan kaynaklı adalet arayışı kıssası yer alıyor. Toplumsal olarak da bir vicdan oluşabilmesi için birinci evvel utanmayı bilmek gerekiyor. Anadolu kültüründe, köklerimizde bu var ancak vakitle biraz bu hisleri galiba kaybettik. O yüzden bu sinemam ve başka sinemalarımda, bütün bu sıkıntılarla birlikte misal görsel göndermeler de çok normal” diye konuştu.
“İnsan hakları dersi vermek için sinema yapmıyorum” diyen Özcan Alper, “Gündelik hayatta fark edemediğimiz ırkçılık üzere hatalarla karşı karşıya kalabiliyoruz. Ben bu üslup sinemaların, sanatın, edebiyatın, müziğin bütün bu üzeri örtülen kabahatlerin, problemlerin daha görünür kılınmasını, empati kurulmasını ve konuşulabilir olmasını arzuluyorum. Birilerine insan hakları dersi vermek için sinema yapmıyorum. Bilakis yaşadığım ülkeyi ve coğrafyayı baz alarak, her sinemamı yaparken kendimi merkeze koyuyorum. Sanatla, sinemayla, edebiyatla, tiyatroyla, müzikle tanışan bir jenerasyon, diğerlerini gören, empati kuran, dinleyen, duyan bir beşerler topluluğu olur. Bu topluluk da, kolay kolay ırkçı olamaz, şiddet olaylarına karışamaz. Türkiye’de muhtaçlığımız olan bu. Sanatı ve sinemayı eğlenme aracı olarak görmeye başladık. Bunun tersine sinema, tıpkı vakitte düşünme, konuşma, empati kurmaya neden olmalı. Umarım seyirciler sinemalarda bu sinemaları daha çok izlerse biz de daha çok sinema yaparız. Lakin bu da sizin sayenizde olur” dedi. Özcan Alper ile Ozan Çelik, söyleşinin son kısmında seyircilerin sorularını da yanıtladı.
Gecenin sonunda Nilüfer Belediyesi Kültür ve Toplumsal İşler Müdürü Nejla Aslan, Özcan Alper ve Ozan Çelik’e teşekkür etti.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
