Maçın enteresan lakin çok enteresan olacağı muhakkaktı bence. Karşı kadroda çok eksik olması başka kadrosu en çok yanıltan olaydır. Geçmişte çok gördük bunu. Oynayamayan kıymetli oyuncuların ne olduğunu bilirsin az çok. Ona nazaran tedbirini alırsın. Lakin birinci sefer gördüklerine ne yapacaksın?
Adana Demirspor’da 10 eksik olması Şenol Güneş’in de aklını karıştırdı. Beşiktaş birinci yarıda topa açık orta önde hakim oldu lakin Adana Demirspor 2 gol attı. Haydi bakalım; buyurun burdan yakın.
Beşiktaş’ta bir sorun var. Trabzon’da 3-0 yenilirken de öyleydi, Kayserispor’u sıkıntı da olsa 2-1 yenerken de. Bu sorunu çözmek elbette ki teknik heyetin misyonuydu. Çözdü mü çözemedi mi derken başladı Adana Demirspor maçı.
Başladı başlamasına da… Hani 10 eksiği olan, aciz olacağı sanılan Adana Demirspor hiç de o denli olmadığını gösterdi birinci dakikalardan itibaren. 8. dakikaydı. Belhanda Türkiye’nin en düzgün kalecisi olarak gösterilen Mert Günok’u ceza alanı dışından avlamaz mı? Oldu mu 1-0.
Sonra tekrar Beşiktaş topun hakimiydi. Al gülüm, ver gülüm. Adana Demirspor ise al gülüm ver gülüm yerine vur gülüm prensibini benimsemişti. 17. dakikada bu sefer ceza alanı dıyından vuran Niang’dı. İnanır mısın; o da birebir köşeden topu ağlara yolladı: 2-0. Mert yeniden boşluğa gerçek çok hoş uçtu!
İlk yarı bu türlü geçti gitti.
İkinci yarıya girerken; Şenol Güneş, Chamberlain’i istediklerini gereğince yapamadığı, ya da Rashica ile hamleye daha zenginlik katmak için almış olmalı. Pekala Belhanda neden alındı? Sanırım arkadaşıyla baş başa çarpıştığı için. Geçmiş olsun diyelim.
Golü atan ise yeniden konut sahibi gruptu. 59’da korner Beşiktaş ceza alanını karıştırdı, art direkte Emre Akbaka başla topu filelere yollarken yanında kimse yoktu: 3-0.
Adana Demirspor tıpkı oyununu yeniden sürdürüyordu. Şenol Güneş ise ne yapsam da ne yapsam diye baş patlatıyordu. Tekrar kulübeye el attı. Ghezzal’ın yerine Muleka, Rosier’in yerine de Onur’u aldı.
70. dakikada su molası verildiğinde maça Şenol Güneş bakıyordu şaşırmış bir biçimde alana. Adana’da maça gelen Beşiktaşlı taraftarlar “Yönetim istifa” diye bağırırken; o düşünüyordu bence: Yahu arkadaş, top bizde. Oyun üstünlüğü bizde. Durum zenginliği bizde. O halde biz 3-0 gerideyiz niye” diye!
Sahi hocam niçin?
Sezona uygun başlayan ekibi bozmanız yüzünden olabilir mi bu?
Muleka âlâ başlamıştı döneme mesela. Neden Cenk hazır olmadığı halde son maçlarda 11’de.
Ya da sol dizinden sakat olduğu bilinen Mert niye kaledeydi yeniden? O birinci 2 golü sakat olduğu bacağının tarafından yemesinin nedeni bu olabilir mi?
Ya 75’te Yusuf Erdoğan’ın karşı karşıya kaldığı konumda Ersin o topu kurtaramasaydı? Lakin bir sonraki durumu kurtaramadı. 75’te Yusuf Erdoğan ani atakta çaprazda topu ağlara yolladı: 4-0. Beşiktaş en son ne vakit bu kadar fark yemişti sanki bir maçta?
79. dakikada Aboubakar büsbütün kendi ustalığından ve Adana Demirspor’un yedeğin yedeği kalecisinin yanlışından topu filelere yolladı: 4-1. Hele 86’da Emre Akbaba’nın bomboş kaleye atamadığı bir gol vardı ki; tam rezillik olacaktı!
89’da Rashica’nın golü ise bir teselli olabilir mi sanki? Sanmam!
Çünkü 90+5’te Yusuf Erdoğan’ın direkten dönen bir de vuruşu var. Ya o da gol olsaydı?
Beşiktaş tarihinin ağır mağlubiyetlerinden birini aldı Adana’da. Bu yenilginin kahramanları (!) elbette ki unutulmayacaktır. Lider Ahmet Parıltı Çebi’nin koltuğu daha da dikenlidir artık. Bir deplasmanda 3, bir deplasmanda 4! Tamam, tek sorumlu o değil lakin. Başarıda kahraman kesilen hezimette faturayı elbette ki ödemeye hazır olmalıdır.
